Yağmur Altında Unutulan Kalemler Edebiyat, bir kentin vicdanıdır. Bir şehir, yazarına sahip çıktığı kadar büyür kelamın kıymetini bildiği kadar medenidir. Ne var ki bu yıl İzmir’de düzenlenen fuarda, yağmur yalnız gökten değil, kalemlerin üzerinden de yağdı. Yeni yazarlar, ilk kitaplarının heyecanını kalplerinde taşıyarak o alanlara adım attı. Kimi el emeğiyle yaptığı kitap ayraçlarını getirdi, kimi umutlarını ıslanmasın diye naylonun altına sakladı. Fakat çadırlar dayanıksız, şemsiyeler eksikti. Yayınevleri bir yanda, tanınmış kalemler diğer yanda korunaklı yerlerdeydi. Bizim gibiler ise kentin kenarına, rüzgârın yönüne bırakılmış gibiydik. Bir belediye, bir şehri yalnız yollarla, parklarla değil kültürüne verdiği değerle de güzelleştirir. Oysa biz, edebiyatın genç sesleri olarak orada unutulduk. Kitaplarımız ıslandı, sayfalarımız buruştu ama kelimelerimiz dimdik kaldı. Çünkü kelimeler, çamura da düşse yeniden doğmayı bilir. Bu yazı bir sitemdir, ama kırgınlığın ardında hâlâ bir çağrı saklıdır yeni kalemleri hor görmeyin. Onlara yer açmak, geleceğe yer açmaktır. Çünkü bugün ıslanan kitaplar, yarının klasiklerine dönüşebilir. Edebiyat yağmurda ıslanmaz sadece daha da derinleşir Bütünün İzmir büyük şehir belediyesi fuar makalem yorumum 

NURHAN HABİBE