Merkez Bankası Döviz Kuru | |||
ALIŞ | SATIŞ | ||
USD | 0 | 0 | |
EURO | 0 | 0 | |
ÇÖMLEKÇİNİN SIRRI
Zamanlardan bir zaman, Anadolu’nun tozlu bir köyünde, toprağa şekil veren usta bir çömlekçi yaşardı. Adı Nuri idi. Ellerinden çıkan testi, güveç ve çanaklar yalnızca birer eşya değil; adeta yaşayan hatıralardı. Her kıvrımında sabır, her çatlağında incelik ve içtenlik saklıydı.Bir gün, büyük şehirde okumuş, sanat eğitimi almış genç bir köylü geri döndü. Nuri Usta’nın yıllardır yaptığı işleri izledi uzun uzun. Sonra kendi atölyesini kurdu. Fakat onun yaptığı çömlekler farklıydı: Renkliydi, parlaktı, modern desenlerle süslenmişti. Hatta neredeyse ustasının desenlerini kopyalamıştı.Bazı yaşlılar hemen burun kıvırdı “Bu bizim bildiğimiz çömlek değil,” dediler.
“İçtenlik yok, gelenek yok. Bu, çalınmış ama ruhsuz bir kopya.”Gerçekten de o genç, Nuri Usta’nın izinden gitmişti. Aynı toprak, aynı fırın, aynı terbiyeyle yoğrulmuştu her bir parça. Ama sadece bir taklitti. Yüreğinden bir şey katmamıştı. Sadece biçimi almış, özünü ıskalamıştı.Köyde onu tanıyanlar, ustasının emeğini izinsiz taşıyan bu üretimi esefle kınadı. Çünkü o köyde, hazır üretilmişin üstüne konmak ayıptı. Haysiyet sahibi olanlar sessizce geri çekildi. Bilmeden alan birkaç kişi dışında, kimse yüz vermedi.
Genç usta önce anlamadı.
“Daha kaliteli malzeme kullandım,” dedi içinden.“Üstelik daha fazla renk, daha fazla desen ekledim.”Kafası karışık halde bir gün Nuri Usta’yı ziyaret etti. Durumu anlattı. Usta ise sadece gülümsedi, çayını yudumladı ve şöyle dedi:“Toprak hep aynı toprak evlat… Mesele ona ne şekil verdiğin değil, nasıl baktığın. Eğer yüreğinden bir şey katıyorsan, o iş taklit değil; bir selamdır. Ve selamla başlar yaşamak.''O gün genç adam anladı. Gerçek üretim, yalnızca elin değil, yüreğin de çalıştığı yerdir. Çömlekler değişir, ama toprak hep aynı kalır.
Sibel ATAPEK