Merkez Bankası Döviz Kuru | |||
ALIŞ | SATIŞ | ||
USD | 0 | 0 | |
EURO | 0 | 0 | |
NEYİN ALIŞVERİŞİ BU?
Bazen insan ihtiyacı olmadığı halde yüklenir torbaları… Bir şey almasından çok, birilerinin görmesini ister. “Dostlar alışverişte görsün” denir ya, işte o sözün ardında kocaman bir yalnızlık gizlidir. Çünkü bazen gösteriş, insanın en derin yarasını kapatmaya çalıştığı bir perde gibidir. O torbalara doldurulan eşyalar değil, görülme arzusudur aslında. Sevilme isteği, değerli hissetme çabasıdır. Ama ne kadar doldurulsa da, o boşluk hiç dolmaz.
Hayatın en ağır yükü, başkalarının gözünde var olmaya çalışmaktır. O gözler kapandığında, geriye sadece kendimiz kalırız ve o an anlarız ki; ne aldıklarımız, ne sergilediklerimiz, ne de gösterdiklerimiz bize yetmez. Çünkü en büyük alışverişi hiç yapmamışızdır: "Kalbimize huzur, ruhumuza gerçeklik almamışızdır."
Ama biz çoğu zaman gözümüzü vitrinlere, kulağımızı alkışlara verdik. Kalbimiz fısıldarken, biz kalabalığın bağırışına kulak kabarttık. Bir çift göz görsün diye yola çıktık, oysa kendi gözlerimizi görmezden geldik. “Dostlar alışverişte görsün” dedik, ama ruhumuzun boş raflarını doldurmayı unuttuk. Ne sevgiyi aldık yanımıza, ne merhameti, ne de şükrü…
Biriktirdiğimiz sadece etiketler oldu, fiyatı yüksek ama değeri düşük şeyler. Oysa hayatın pazarı öyle geniş ki; bir tebessüm bedava, bir selam tüm yorgunluğu alır, bir iyilik bütün gününü güzelleştirir. Bunları almak için para değil, yürek gerekir.
Belki de şimdi, kendi kendimize sormanın vaktidir: "Gerçekten neyin alışverişindeyiz?" Gösterişin mi, yoksa gönül zenginliğinin mi ve dostlar görsün diye mi yaşıyoruz, yoksa kendi gözlerimize gururla bakabilmek için mi?
Seda Özlem Başpınar